Harika bir hamilelik geçirdim. Daha doğrusu hamileyken iş ve özel hayatım daha bir harika geçti. Müthiş bir enerjiydi. Neredeyse doğum’a kadar, severek, çok yoğun çalıştım. Doğum İznine ayrıldığım gün, bedenen ayrılabildim ancak zihnen çalışmaya devam ettim. O günlerde nedense doğumun ertesi günü iş hayatıma kaldığım yerden devam edecekmişim gibi hissediyordum. Aslında biliyordum ki hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı, çok daha güzel olacaktı 🙂
Doğum izni ne yazık ki ülkemizde 3 haftası doğumdan önce olmak üzere toplam 16 hafta. Bu demek oluyor ki bebeğimiz henüz 3 aylıkken iş’e dönüyoruz. 3 ay, anneliğinizi kavramaya bile yeten bir süre değil bence. Bebeğinizi yeni yeni tanıyorsunuz, ağlamasına göre ihtiyacını ancak anlayabiliyorsunuz. Henüz size gülümsemeye ve sizinle iletişim kurmaya başlıyor. Herşeyden önemlisi sürekli emmek istiyor. Acıktığında emmek istiyor, huzursuzlandığında emmek istiyor, annesinin güvenli kollarında olmak için emmek istiyor.
İznimin bittiği gün anladım ki henüz yalnızca annesini hatta annesinin memesini bilen 3 aylık oğlumu bırakıp iş’e dönmeye hazır değilim. Neyse ki benim çok anlayışlı yöneticilerim var. Bana hazır olduğunda dönebilirsin dediler.
Ve ben artık hazırım.
Oğlum 6 ayını doldurdu, ek gıdalara başladık, bakımı konusunda bir yardımcımız var ve ben biraz daha tecrübeli bir anneyim 🙂
Önümüzdeki birkaç gün içinde iş’ime dönüyorum. Heyecanlıyım. Endişeliyim. Mutluyum. Buruğum.
6 aydır herşeyi birlikte yapıyoruz. Birlikte alışverişe gidiyoruz, birlikte bankaya gidiyoruz, birlikte yoga yapıyoruz, birlikte yemek yapıyoruz, oyun oynuyoruz, kitap okuyoruz, şarkı söylüyoruz. Kokusu hep burnumda, sıcaklığı hep kollarımda…
Son 2 haftadır hergün birkaç saat oğlum olmadan vakit geçirmeye kendimi ve onu iş’e dönüş sürecine hazırlamaya çalıştım. Hep koşarak eve döndüm 🙂 Uyku saatlerini iş’ten eve döndüğümde bize birlikte oyun ve yemek için yeterli vakit bırakacak şekilde düzenledim. Haftalardır, her sabah pencereden dışarı bakıyoruz, anne babaların işe gittiğini, çocukların okula gittiğini anlatıyorum, her akşam dönüş saatinde tekrar konuşuyoruz bunları. Henüz 6 aylık olabilir ama beni dinlediğini ve anladığını biliyorum.
Bir yandan iş’ime döneceğim için heyecanlıyım diğer taraftan oğlumdan ayrı vakit geçirecek olmak beni inanılmaz üzüyor.
Aklım ve kalbim şu günlerde biraz karışmış gibi görünse de biliyorum ki herşey çok güzel olacak. Kısa sürede düzenimizi kurup dengeleri sağlayacağım. İşimi seviyorum, kendimi seviyorum, ailemi seviyorum, oğlumu çoook seviyorum. Ve bende hepsine yetecek kadar sevgi ve enerji var…….
………..işte o sabah geldi. Oğluma iş’e gideceğimi anlatırken gözlerim doldu, boğazım düğümlendi. Ben kapıdan çıkarken ilk kez ağladı.